17.8.10

bura

Ramazan ayında yapılması gereken ibadetler,Ramazanda yapılması makbul ibadetler

RAMAZÂN-I ŞERİF AYI
Mübârek ramazan ayı, 11 ayın sultanıdır. Ümmet-i Muhammed’in ayıdır. Gündüzleri oruçlu, geceleri terâvih namazlarıyla ihyâ edilir. Ramazân-ı şerif Kur’ân ayıdır. Bu itibarla, Kur’ân okumasını bilen herkes, bu ayda bir hatim yapmalıdır. Ramazân ayının evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennemden âzâddır. Ramazân-ı şerifte yapılması tavsiye edilen ibâdetler: ¨ Birinci on gün içinde, mümkünse, tesbih namazı kılınır ve hatm-i enbiyâ yapılır. ¨ İkinci on gün içinde, mümkünse, yine tesbih namazı kılınır ve hatm-i enbiyâ yapılır. ¨ Üçüncü on gün içinde ise tevbe-istiğfar, hatm-i enbiyâ ve 7 salât ü selâmdan sonra mümkünse hatm-i istiğfar yapılıp, yani 1001 defa, “Estağfirullâhe’l-azıym ve etûbü ileyk” denilip, bittikten sonra da 7 ilâ 70 salât-ü selâm okunur ve duâ edilir. İftara yakın, “Allâhümme yâ vâsia’l-mağfiratiğfirlî”, Orucu açtıktan sonra da, “Allâhümme leke sumtü ve bike âmentü ve aleyke tevekkeltü ve alâ rızkıke eftartü ve savme gadin neveytü” duâları okunur. (Duâ ve İbâdetler, Fazilet Neşriyat)

RAMAZÂN-I ŞERÎFİN İLK AKŞAMI KILINACAK NAMAZ
Şâban’ın son gününü ramazânın ilk gününe bağlayan gece, Ramazân-ı şerifin ilk akşamı olması itibariyle, akşamla yatsı arasında iki rek’at teşekkür namazı kılınır.

“Yâ Rabbî, yine ramazân-ı şerif ile şereflendirdiğin için , senin rızai şerifine nail olmamı vesile olması için, iki rekat namaz kılmaya” diye niyyet etmelidir.

1. Rekatta Fatiha’dan sonra Zammı Sûre olarak “Kevser Sûresi”
2. Rekatta Fatiha’dan sonra “İhlas Sûresi” okunur.

Namazı kılıp selâm verdikten sonra (70) tevbe istiğfar.
“Estağfirullahel Aziyme ve etûbü ileyh” demeli.
70 defa Salavat-ı Şerife (Salâten Tüncina) okunmalıdır.

Sonra da ellerini açıp Cenâb-ı Hakk’a duâ ve niyazda bulunmalıdır.

Ramazanın biriyle onu arasında(yani, ilk on gün içinde)kılabilirse Tesbih namazı kılınmalıdır.

Onuyla yirmisi arası (yani ikinci on gününde de) kılabilirse yine bir “Tesbih Namazı” kılınmalıdır.

RAMAZANDA ÇEKİLEN TESBİHLER
İlk on gününde 1’den 10’na kadar On gün en az 100 defa
“Yâ Erhamer’ Râhimiyn”

11 ile 20 sine kadar On gün:
“Yâ Gaffârez’Zünub” diye en az yüz kere hergün tesbih çekilir.

21’den 30’na kadar:On gün
“Yâ Atikâr’rikâb” diye en az yüz kere tesbih çekilir.

RAMAZANDA YAPILACAK HAFTALIK DUALAR

1.Cuma günleri 1000 defa
“Allâh, Allâh
2.Cumartesi günleri 1000 defa
“Lâ ilâhe illâllah
3.Pazar günleri 1000 defa
“Ya Hayyu ya Kayyûm
4.Pazartesi günleri 1000 defa
“Lâ havle velâ kuvvete illâ billâhil’aliyyil’Aziym”
5.Salı günleri 1000 defa
“Cezallâhü annâ Muhammeden (sallalahü Aleyhi ve selleme)
6.Çarşamba günleri 1000 defa
“Estağfirullahel’Aziyme ve etûbü ileyh
7.Perşembe günleri 1000 defa
“Sübhanallahi ve bihamdihi Sübhânallâhil’Aziym
HASTALIKLARIN BAŞI
Allahü teâlâ, insanı ve bütün varlıkları âciz, muhtaç olarak yaratmıştır. Bedenin çeşitli şeylere ihtiyâcı vardır. Hastalandığı zaman, tedâvi olmaya muhtaçtır. Hastalıkların çeşitli sebepleri mevcuttur. Bunların ekserîsi ise, çok yemekten ileri gelmektedir. Az yiyenin vücûdu sıhhatli olur.
Orucun insan sağlığına tesiri, sayılamayacak kadar çoktur. Bunların içinden en önemlileri olarak karaciğer ve damarlar üzerindeki etkileri olarak bildirilmiştir.
Karaciğer, vücûdun, muazzam kompüterlerle çalışan kimya laboratuvarı gibidir. Karaciğer, bir taraftan sindirim için çok büyük mesele olan yağları sindirir, eritir; diğer taraftan da besinleri depo eder, ihtiyaca göre onları çözer. Ayrıca karaciğer, vücûda giren mikroplara karşı, faydalı zehirler üretir. Kemik iliğinde kan yapan hücreler için, temel maddeler hazırlar.
Vitamin ve hormonlar ile kandaki iyot dengesinin bütün faaliyetinden karaciğer sorumludur. Bunun için karaciğer hücreleri, yirmi dört saat durmadan çalışmak mecburiyetindedir. Çok yemek ve içmek, karaciğer hücreleri için çok zararlıdır. Aşırı derecede çalışan karaciğer hücreleri, Ramazan-ı şerîfte, oruç tutmak suretiyle dinlenmektedir. Böylece karaciğer, bir sene müddetle daha kuvvetli çalışma imkânı bulmaktadır.
Bugün yapılan tıbbî araştırmalarda, gençliğinden itibâren oruç tutan kimselerin karaciğer bozukluğu ile ilgili rahatsızlık çekmediği tespit edilmiştir. Orucun, karaciğer üzerindeki bu etkisinin yanı sıra damarlar üzerindeki etkisi de insanı hayretler içinde bırakmaktadır. Damarların en büyük düşmanı, kandaki aşırı besin maddeleri ve bilhassa bu maddelerin yakılamayan artıklarıdır. Bu artıklar, ihtiyarlığın, yıpranmanın sebebi olarak gösterilmektedir
bura